Giyilebilir teknolojilerde her şeyi değiştirecek adım: Tek bir lifin içine bilgisayar sığdırdılar

3 Eylül 2025

Bilim dünyası, tekstil ve bilişim alanlarını bir araya getiren dikkat çekici bir yeniliğe daha imza attı. Araştırmacılar, esnek bir fiberin (lifin) içerisine bilgisayarın temel işlevlerini yerine getirebilecek tüm bileşenleri yerleştirmeyi başardı. Bu gelişme, kumaşların yalnızca giyilmekle kalmayıp aynı zamanda veri toplayabilen, işleyebilen ve iletişim kurabilen birer “akıllı sistem” haline gelebileceğini gösteriyor.

Araştırmanın temelinde yatan fikir, tekstil ürünlerini giyilebilir cihazlara dönüştürmekten ibaret değil. Amaç, doğrudan kendi bilişim kapasitesine sahip kumaşlar üretmek ve bu sayede insan – bilgisayar etkileşimini çok daha doğal ve entegre bir hale getirmek. Bilim insanları, bu fiberlerin bir araya getirilerek örülmesiyle dağıtık bir “fiber bilişim ağı” oluşturmayı hedefliyor. Bu yapılar sayesinde, örneğin tişörtünüz sadece kalp atışınızı ölçmekle kalmayacak, bu veriyi analiz edecek, saklayacak ve gerektiğinde başka cihazlarla paylaşabilecek.

Aslında bu fikir tamamen yeni de değil. 2000’li yılların başında tanıtılan bazı giyilebilir elektronik örnekleri etkileşimli giysiler için önemli birer adım olmuştu. Ancak bu erken örneklerde her bir iplik sadece iletken olarak kullanılıyordu; herhangi bir sensör ya da işlemci barındırmıyordu. Bu durum, elde edilen biyosinyallerin yorumlanmasını ve kullanılmasını sınırlıyordu.

Yakın zamanda yayımlanan bir çalışmada ise bu sınır aşıldı. Araştırma ekibi, algılama, iletişim, veri işleme ve depolama işlevlerini bir arada barındıran, %60 oranında esneyebilen ve çamaşır makinesinde yıkanabilecek kadar dayanıklı yeni bir fiber geliştirdi. Bu, teknolojinin günlük hayata entegre edilmesi açısından önemli bir eşik anlamına geliyor.

Geliştirilen her fiber, sekiz farklı bileşen içeriyor: bir mikrodenetleyici, dört farklı sensör (fotodedektör, sıcaklık sensörü, ivmeölçer ve ışık emilimini ölçen PPG sensörü), iki iletişim modülü ve bir güç yönetim birimi. Bu bileşenler bir arada çalışarak fiberin çevresel verileri algılamasına, bu verileri işlemesine, depolamasına ve dış dünyayla paylaşmasına olanak tanıyor.

Teknolojinin etkinliği, dört adet fiberin bir giysinin kol ve paça kısımlarına yerleştirildiği bir deneyle test edildi. Deneklerden çeşitli fiziksel egzersizler yapmaları istendi. Fiberler, hareketleri gerçek zamanlı olarak tanıdı ve topladıkları verileri bir yapay sinir ağına iletti. İlginç bir şekilde, tek bir fiber %67 doğrulukla çalışırken, dört fiber birlikte kullanıldığında bu oran %95’e ulaştı. Bu sonuç, fiberlerin birlikte çalışarak çok daha yüksek hassasiyetle bilgi toplayabildiğini ve analiz edebildiğini ortaya koydu.

Araştırmacılar bu yapının, insan beyninin bilgi işleme biçimini taklit eden dağıtık bir hesaplama yaklaşımı sunduğunu belirtiyor. Her fiberin hem bireysel hem de kolektif olarak görev alması, sistemin genel performansını artırıyor. Ancak halen aşılması gereken bazı teknik engeller var. Fiberler arası veri iletim hızının artırılması, enerji verimliliğinin geliştirilmesi ve bant genişliğinin optimize edilmesi gerekiyor.

Tüm bu gelişmeler, tekstil ve bilişim teknolojileri arasındaki sınırların giderek silikleştiğini gösteriyor. Bir gün sıradan görünen bir giysi, karmaşık verileri analiz eden ve sizinle dijital dünya arasında köprü kuran bir bilgisayara dönüşebilir. Ve bu gelecek, artık çok da uzak değil.